Gece; Soğuk ve Karanlık -2

Dün akşamki kavga aklımdan gitmiyordu. Uyandığımda ilk aklıma gelen şey bizim Sertan’ın üstü başı olmuştu. Çocuğun burnundan fışkıran kan ile üstündekiler kıpkırmızı olmuş ve benim midem bu durumu görünce bulanmıştı. Sabaha kadar ölü gibi bi uyku çektikten sonra bu sahneyi hatırlamak acayip olmuştu şimdi. Bir yandan da çocuğu düşünüyordum. Kesin burnu kırılmış olmalıydı. Başka türlü o kadar kan akma ihtimali çok az. Sertan parmaklarıyla tampon yapmış sonra da bir koca pamuğu çocuğa boca etmişti. Burnu da kıpkırmızı olmuştu çocuğun ve kız, kızın hali ise içler acısıydı. Ağlamaktan zavallının yüzü gözü şişmişti beş dakkada. Ve o eşoğlu eşek herif te acaba nereye gitmişti? Keşke arabadan indikten sonra kaza yapmış olsaydı.

Ben bunu düşünürken aklıma birşey daha geldi ve bastım küfürü. Bugün Pazar. Ve birçok insan tatil yapıp dinlenirken ben bugün sabaha kadar çalışacağım. Çünkü bugün bar tıklım tlklım olacak her zmankine nazaran.

Esmeray da aklıma geldi. Bugün alışverişe çıkacaktık. Üfff diye bir sıkıntı hissettim içimde. Tam da herşey bugünü mü bulmak zorundaydı. Bu kadın bana kesin asılacaktı. Bir saat vaktim vardı. Kapının altından akşam not atmış, sabah farkettim çünkü.  “Ahmet’im saat 12 gibi çıkarız alışverişe he!” Saat 11…

Bir saat geçti su gibi hemde. Normalde bu kadar hızlı bir saat akışı beklemiyordum :)

“Tık, tık,tık…” Esmeray geldi.

“Ahmetcim hadi çıkalım” diye içeri girdi ardından “da sen hala giyinmemişsin” diye baka kaldı şort ve fanila lı halime. Yüzünde gene o iğrenç muzip gülümseme. Kozlar gittikçe elinde toplanıyordu. Biri gelse şu halimi ve Esmeray’ı içerde görse tamamen yanardım. Uygunsuz bir durumdayım ve içerde de dul bir kadın var. Bütün mahallenin duyması sadece 1 saat alır.

Neyse çabucak toparlandım Esmeray’ın o beni yiyen bakışları karşısında. Utanma, arlanma yok kadında yahu. Yani boxerimi çıkarsam ona da eyvallah diyecek ha!

Alışveriş merkezine taksiyle gittik. “Bugün bendensin, senle ilk alışverişimiz ben ödicem ha!” diye tembihledi. Kendimi jigolo gibi hissetim. Durum gittikçe kötüye gidiyor…

Alışveriş merkezine gidene kadar zorla arkaya oturtulmamın nedeni yola çıktıktan sonra ortaya çıktı, alışveriş merkezine kadar taciz edildim! Mıncıklamadık yer bırakmadı kadın. Taksici çakmasın diye belli de edemiyorum. Elini çek desem anlıcak adam!

Alışveriş te öyle geçti. Sadece tek takıldığım nokta bu kadının çokça iç çamaşırı almasıydı kendine. Artık benden nasıl bir elektirik aldıysa, akılma hayalime gelmeyecek iç çamaşırları aldı!

Ellerimizde toplam 10 poşet ve çanta çıktık ve tekrar taksiye bindik. Bu sefer öne geçtim. Zaten bana yanına gelmemi teklif edemzdi çünkü çantaları taksicinin ve onun ısrarlarına karşın arka koltuğa doldurdum. Bir mıncıklanmayı daha kaldıramazdı vücudum.

Eve geldik ve onun evine kadar onun poşetlerini taşıdım. İçeri buyur etti ama kaçarcasına eve gitmem gerektiğini ve akşam çok yoğun bir gece olacağını, sabaha kadar çalışacağımı söyleyip poşetlerimi yüklendim, teşekkür ederek ayrıldım eve attım kendimi. Poşetleri olduğu gibi dolaba bırakarak hemen uzandım. Kapıları ve camları örttüm, sobayı yaktım ve uyudum.

Akşam 6 gibi uyandığımda işe gitme vaktinin geldiğini anladım ve çıktım. Bu gece yoğun olacaktı….

Yaklaşık 05:25 suları…

“Sertan, baba bana bi taksi çağırsana son içtiğimiz şey çarptı beni”,

“Tamam kanka, hemen!”

Taksi geldi ve hemen bindiğim gibi evi tarif ederek sızabileceğimi, sızarsam eve geldiğinde taksicinin gerekirse kafama su dökerek uyandırmasını söyledim ve dediğim gibi sızdım. Uyandırıldığımda evin önündeydik. parasını uzattım adama ve eve girmek için anahtarlarımı çıkardım. Oda ne! Kapı zorlanmış ve ya biri içeri girmişti! Çünkü kapıyı iki kere kilitlemiştim ve şimdi bir kere kilitliydi. Hatice abla arada girerdi eve bahçeye geçmek için, dikkat etmediyse kilitlememiş olabilir. İçeri girdim.

Soba da yanıyordu! Noluyodu lan?! Az bir kor kalmıştı ama yanıyordu. Demek ki hatice abla odun felan atmıştı.

Yatmak vakti. Hiç Üstümü çıkarmadan yattım. Nedense sızarken üstüme bir ağırlık çöktü…

(Devamı yazıldıktan sonra zaten anasayfada görürsünüz…)

(Bu arada Not: Gelecek serilerle beraber hikayemi biryerlerde yayınlamak isteseniz lütfen adımı yada yazıları aldığınız sayfaların linklerini sitede belirtiniz. Teşekkürler)

İlk Yazıİkinci Yazı

2 thoughts on “Gece; Soğuk ve Karanlık -2”

  1. Teşekkürler. Devamını Getireceğim ama biraz zaman alacak :D Sitelerle uğraşmak yazmayı biraz ileri tarihe atıyor :D

  2. Tebrik ederim hikayeni bu bölümden okumaya başladım ama etkilendiğimi itiraf etmeliyim.
    Akıcı ve sade bir dille yazılmış. Şahsen çok beğendim. Tebrik ederim.
    Devamını bir an önce yazmalısın. Hoşçakal.

Comments are closed.